Ayakkabı parlatma aparatı projesi ile DC motor ve elektrik devre elemanları kullanarak, elektrik enerjisinin mekanik enerjiye çevrilmesi prensibinden yararlanılarak elektrikli bir ayakkabı parlatma aparatı tasarlandı.

Projemizde saydam, yarı saydam ve opak maddelerin özelliklerini daha etkin bir şekilde anlatmak için bir düzenek tasarladık. Tasarladığımız sistemi periskop ile birleştirdik. Korniş yardımıyla düzeneği hareketli hale getirdik. Saydam malzeme olarak cam, yarı saydam malzeme olarak şeffaf dosya ve opak malzeme olarak tahta kullandık. Bu sayede ahşap plakanın üzerindeki farklı bölmelerin arkasındaki hareketli lazer, periskop içerisindeki aynalardan yansıdı ve oluşan görüntüler gözlemlendi.

Bulut Odası, yüklü parçacıkların izlerini görünür hale getiren bir aygıttır. Bu deney radyasyondan kaynaklanan parçacıkların gözlemlenmesine dayanan ve öğrencilerin atomaltı parçacıklarla ilgili temel bilgilerinin artırılmasına yönelik yapılan, ayrıca atomaltı parçacıklar hakkında fikir sahibi olmamıza olanak sağlayan bir deneydir.

• Amacı: Kozmik parçacıkların bulut odası adlı algıçta bıraktıkları izleri gözlemlemek ve parçacık algıçları hakkında bilgi sahibi olmak.
• Hedef Kitle Yaş Grubu: Lise (15-18 yaş)
• Etkinliğin Konusu: Bulut Odası algıcının her bir öğrenci grubu tarafından kurulup, algıcın çalışma prensibinin anlaşılması ve gözlemlenen parçacıkların türlerinin tespiti.
• Etkinliğin Süresi: 90 dakika (Buradaki süre deneyin tüm hazırlıkları için verilmiştir. Deney düzenek ve malzemeleri hazır olduğu taktirde bir ders saatinde çok rahat yapılabilmektedir.)

Bu etkinliğimizde şırıngaların içine su doldurarak, serum boruları ile bağlantılı olacak şekilde karşılıklı hareket sağlayacak hidrolik bir sistem elde ettik. Oyun konsolu olarak kullanılacak şırıngalar sahanın dışında olacak şekilde içeriyle bağlantılı bir sistem yerleştirildi. Sahanın ortası ve tribündeki seyirci maketleri de hidrolik şekilde hareket edecek biçimde tasarlandı. Oyundaki kaleciler sağa-sola, oyuncularda ileri-geri, sahanın hareketli orta kısmı aşağı-yukarı ve seyirci maketleri de sağa-sola hareket ettirildi. Bu şekilde sınırlı olarak bir oyun sahası tasarlandı.

Projemize gastroenteroloji uzmanlarının endoskopi alanında yaşadığı problemleri çözme amacıyla başladık. Araştırdığımız kaynaklardan doktorların görüntüyü istedikleri gibi görüntüleyemediklerini ve kontrol edemediklerini öğrendik.Bunun için son yıllarda oyun ve teknoloji sektöründe gelişen ve bir çok türleri çıkan sanal gerçeklik gözlüklerini kullanmaya karar verdik. Cardboard’un temellerini esas alarak bir sanal gerçeklik gözlüğü oluşturduk. Araştırmalarımız sonucu görüntüyü 360 derece gösterecek bir kamera lensi tasarladık.Sunumumuzu daha iyi betimlemek için bir insan vücudu maketi yaptık.Lens takılı kameramızı maketin içine yerleştirerek görüntüyü bilgisayara aktardık.Bilgisayardaki görüntüyü canlı yayın yoluyla internete aktardık.Telefonumuzdan canlı yayını açtık ve sanal gerçeklik gözlüğümüze yerleştirdik.Projemizi gastroenteroloji uzmanlarına sunduk ve olumlu cevaplar aldık.Sanal gerçeklik,bireyi olayın içindeymiş gibi gösterdiği için doktorlar endoskopide tam kontrolü sağlayabilecekler. Endoskopide küçük bir hata bile çok kötü sonuçlar doğurabilir ve şu an ki teknoloji bu hataların oluşmasına meyilli. Projemiz,bu hataları ve olası olumsuz durumları en aza indirmeye çalışmaktadır. Biz, projeyi elimizdeki kısıtlı ekipmanlarla yaptık.Bu projenin bir firma tarafından destek verilerek daha profesyonel ve kaliteli ekipmanlarla yapılmasının endoskopi alanında bir devrim yaratacağına ve riskleri azaltıp olası can kayıplarını önleyeceğine inanmaktayız.

Deniz üzerindeki katı atıkları toplamak için görüntü işleme yöntemini kullanarak gerçekleştirdiğimiz projemiz; karada hareket ettirilen robotların dışında denizde de etkin şekilde robot kullanımını yaygınlaştırmayı hedeflediği için benzeri projelerden farklılık içermektedir. İnsan sayısının artmasına bağlı olarak çevre bilincinin insanımıza ve ülkemize aşılanabilmesi adına büyük bir adım olduğuna inanmaktayız. Robota daha fazla fonksiyon ekleyerek sanayide ve özel sektörde kullanımı yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.

Bu çalışmanın çıkış noktası, eriyonit mineralinin yaygın olduğu alanlarda , akciğer kanseri vakalarına bağlı ölüm oranlarındaki fazlalığın fark edilmesi oluşturmuştur. Bu nedenle Türkiye genelindeki akciğer kanserine bağlı ölüm oranları araştırılmış, eriyonit mineralinin yaygın olduğu alanlar ile bir paralellik olup olmadığı üzerinde durulmuştur.

Yapılan araştırma belgesel araştırma niteliğindedir. Bu nedenle belgesel kaynak derlemesi yöntemi kullanılmıştır. Eriyonitin yayılış alanlarının belirlenmesinde literatür taraması yapılmış, haritaların oluşturulmasında ise Arc. GİS.10 proğramı kullanılmıştır.

Yapılan literatür taramasında, eriyonitin akciğer kanserine neden olduğu bilgisine ulaşılmıştır. Hastalığın eriyonit mineraline bağlı olarak üç yolla bulaştığı (hava, su ve temas) anlaşılmıştır. Bu nedenle her üç yolla en fazla bulaşmanın olduğu iller belirlenerek, bu alanlara ait CBS ortamında haritalar hazırlanmış, ve bu illere ait ölüm vakaları tablo haline getirilmiştir. Türkiye’deki diğer illere ait akciğer kanserine bağlı ölüm oranları da belirlenerek tablo halinde veriler düzenlenmiş ve eriyonitin yaygın olduğu alanlarda ölüm oranlarının fazla olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca yapılan araştırma sonucunda en etkili bulaşma yolunun solunum yoluyla bulaşma olduğu tespit edilmiştir.

Bu projede hırsızların görsel ve işitsel uyarı verilerek kaçmaları sağlanmaktadır.

Bu proje ile dışarıdaki ortamın sıcaklığı ölçülmektedir.

Bu proje araçlarının çarpmadan emniyetli bir biçimde park etmesini sağlar.