Dünya’nın Yeni Adresi: Laniakea
Uluslararası bir araştırma grubu, Samanyolu’nun da bir parçası olduğu süperkümenin haritasını çıkardı. Süperkümeye Laniakea adı verildi.
Uluslararası bir araştırma grubu, Samanyolu’nun da bir parçası olduğu süperkümenin haritasını çıkardı. Süperkümeye Laniakea adı verildi. Hawaii Üniversitesi’nde çalışan ve Hawaii dili uzmanı olan Nawa'a Napoleon tarafından önerilen bu isim, Hawaii dilinde “cennet” anlamına gelen “lani” ve “sonsuz” anlamına gelen “akea” kelimelerinden türetilmiş. Doç. Dr. Napoleon, bu ismi önerirken, astronomi bilgilerini kullanarak Büyük Okyanus’ta seyahat eden Polinezyalılardan esinlenmiş. Yaklaşık 100.000 gökada içeren Laniakea’nın çapının 500 milyon ışık yılı (ışığın beş yüz milyon yılda katettiği mesafe) kadar olduğu ve içerdiği kütlenin ise Güneş’in kütlesinin yaklaşık 1017 (yüz milyon kere milyar) katı olduğu belirtiliyor. Araştırmanın sonuçları Nature’da yayımlandı.
Gökyüzü incelendiği zaman gökadaların, kümeler içinde ve çizgiler üzerinde bir araya geldiği görülüyor. Kümelerin arasında kalan bölgelerde ise çok büyük boşluklar var. Gökada yoğunluğunun yüksek olduğu bölgelere süperküme deniyor. Araştırmacılar, Samanyolu’nun da içinde yer aldığı süperkümenin haritasını çıkarabilmek için yeni bir yöntem geliştirerek gözlemlenebilen uzaydaki madde dağılımını belirlemiş.
Madde dağılımını belirlemenin iki ayrı yöntemi var. Birincisi, gökadalardan bize ulaşan ışığın yoğunluğunun ve kırmızıya kayma miktarının incelenerek gökadaların Dünya’dan uzaklıklarının ve içerdikleri madde miktarının hesaplanması. Bu yöntemde gökadaların içerdiği madde miktarı ile yaydıkları ışık miktarının birbiriyle orantılı olduğu varsayılıyor. Ancak evrendeki maddelerin büyük çoğunluğu, hiç ışık yaymayan karanlık madde olduğu için bu varsayımın ne derece doğru olduğu tartışma konusu. Madde dağılımını belirlemenin ikinci yöntemi ise gökadaların hareketlerinin incelenmesine dayanıyor. Gökadaların hızlarındaki ve konumlarındaki değişiklikler kullanılarak etraflarındaki madde miktarı hesaplanabiliyor. Bu yöntemin uygulanmasındaki en büyük zorluk, mesafe ölçümlerindeki belirsizliklerin gökadaların hesaplanan hızlarına da yansıması. Öyle ki, hesaplanan hızlardaki belirsizlik, bazı durumlarda hızın mutlak değerinden bile daha büyük olabiliyor.
Araştırmacılar bu çalışma sırasında gökadaların Dünya’dan uzaklığının ölçülmesine ve kendi öz hareket hızlarının (gözlemlenen hızları ile evrenin genişlemesinden kaynaklanan hızları arasındaki fark) hesaplanmasına dayalı yeni bir yöntem geliştirmiş. Dünya’ya uzaklıkları ve hareket hızları bilinen yaklaşık 80.000 gökada hakkındaki veriler kullanılarak evrenin bize daha yakın olan kısımlarının büyük ölçekteki yapısı belirlenmiş. Araştırmacıların hazırladığı videoda Laniakea içindeki gökadaların, evrenin genişlemesinden kaynaklanan hızlar göz ardı edildiği zaman, süperkümenin içindeki bir çekiciye (etraftaki maddeleri kendine doğru çeken bir bölgeye) doğru hareket ettiği görülüyor.
Kaynak:
- Tully, R. B., ve ark., “The Laniakea supercluster of galaxies”, Nature, Cilt 513, s. 7516, 2014.