logo
Menü
Giriş yap Üye ol
  • Anasayfa Anasayfa
Popüler Bilim

Popüler Bilim

Soru - Cevap

Soru - Cevap

Tasarla ve Yap

Tasarla ve Yap

Deneyler

Deneyler

Bilim Genç TV

Bilim Genç TV

Gökbilim

Gökbilim

Yeryüzü

Yeryüzü

Sesli Yayın

Sesli Yayın

Bilim Çizgi

Bilim Çizgi

Periyodik Tablo

Periyodik Tablo

Yeryüzü

Bunu Biliyor muydunuz?

Yarışmalar

Yarışmalar

  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

logo
Arama
Giriş yap
  • Popüler Bilim Popüler Bilim
  • Soru - Cevap Soru - Cevap
  • Tasarla ve Yap Tasarla ve Yap
  • Deneyler Deneyler
  • Bilim Genç TV Bilim Genç TV
  • Yarışmalar Yarışmalar
  • Gökbilim Gökbilim
  • Yeryüzü Yeryüzü
  • Sesli Yayın Sesli Yayın
  • Bilim Çizgi Bilim Çizgi
  • Bunu Biliyor muydunuz? Bunu Biliyor muydunuz?
  • Periyodik Tablo Periyodik Tablo
  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

Bilim Genç Kafede Bilim Etkinliği: Uzayı ve Yıldızları Neden Araştırıyoruz?

Dijital Obez miyim? Dijital Araçların Aşırı Kullanımı Yaşam Memnuniyetimizi Azaltıyor!

Tek Sağlık Nedir?

Geri Dönüştürülmüş Plastik Gerçekten Çevre Dostu mu?

Bilim Genç Kafede Bilim Etkinliği: Sıfırın Altında Bilim: Antarktika ve Arktik Maceraları

Kadınlar Erkelerden Daha Fazla Uykuya mı İhtiyaç Duyuyor?

Hızlı Düşünmek, Pratik Zekâmızın Etkisi mi yoksa Alışkanlıklarımızın Bir Sonucu mu?


İklim Tahminleri ve Küresel Isınma

Dr. Mahir E. Ocak
18/07/2014

Çağımızın en önemli sorunlarından biri küresel ısınma. Bu sorunun çözülebilmesi için gerekli adımların atılmasının yanı sıra sorunun gelecekte nasıl bir hal alabileceğini tahmin edebilmek de önemli.

İklim Tahminleri ve Küresel Isınma

Çağımızın en önemli sorunlarından biri küresel ısınma. Dünya üzerindeki canlı yaşamını tehdit eden bu sorunun kaynağının atmosfere aşırı miktarda salınan sera gazları olduğu biliniyor. Bu sorunun çözülebilmesi için gerekli adımların atılmasının yanı sıra sorunun gelecekte nasıl bir hal alabileceğini tahmin edebilmek de önemli. Bu amaçla dünyanın dört bir tarafından pek çok araştırma grubu iklim tahminleri üzerine çalışmalar yapıyor. Fakat tahminlerde kullanılan bilgisayar programlarının istenildiği kadar başarılı sonuçlar verdiği söylenemez. Birkaç gün gibi kısa süreler için oldukça başarılı tahminler yapılabilen hava durumlarının aksine iklim tahminleri için kısa süreler olan birkaç yıllık dönemlerde bile iyi tahminler yapılamıyor. Örneğin İngiltere Exeter’deki Hadley Merkezi’nde görev yapan araştırmacılar, 2007’de on yıllık bir çalışmanın sonucu olan iklim tahminlerini yayımladı. Araştırmacılar küresel ısınmanın birkaç yıl için yavaşlayacağını daha sonra ise büyük bir ivme kazanacağını tahmin etmişti. Fakat tahminlerinin aksine küresel ısınma ivme kazanmadı.

Öncelikle küresel ısınmanın tahminlerin aksine ivme kazanmamış olmasının sorunu ortadan kaldırmadığını belirtelim. Dünya ısınmaya devam ediyor. Dünya üzerinde kaydedilen en sıcak on yılın tamamı 1998’den sonra yaşandı. Isınma hızının daha önce öngörülenlerden yavaş olması sadece sorunu çözmek için biraz daha fazla zamanımızın olacağını gösteriyor. Peki, küresel ısınma neden beklenenden daha yavaş gerçekleşiyor ve daha başarılı iklim tahminleri nasıl yapılabilir?

Küresel ısınmanın neden yavaşladığı hakkında çeşitli görüşler var. Öncelikle Güneş’te meydana gelen etkinliklerde yaşanan durgunluk sebebiyle Dünya'ya daha az enerji geliyor olabilir. Bunun yanı sıra, gelişen endüstrinin oluşturduğu kirlilik Güneş'ten gelen fakat uzaya geri yansıyan ışığın miktarını artırmış olabilir. Bu görüşlerin her ikisi de küresel ısınmadaki yavaşlamayı Dünya'ya daha az enerji gelmesine bağlıyor. Fakat Dünya'ya gelen enerjide bir azalma olmadan da bir açıklama yapmak mümkün olabilir. Okyanusların beklenenden çok daha fazla ısıyı soğurması kuvvetli bir ihtimal. Son zamanlarda yapılan bazı bilimsel araştırmalarda, bilinenden daha fazla ısının okyanusların derinliklerine yayıldığına dair sonuçlar elde edildi.

Küresel ısınmanın yavaşlaması konusuna bir açıklama getirmeye çalışan bazı araştırmacılar ise sera gazlarının etkisinin beklenenden daha az olduğunu iddia ediyor. Daha önceki tahminlerde atmosferdeki karbondioksit miktarının iki katına çıkması halinde Dünya'nın en az 3°C ısınacağı düşünülüyordu. ABD, Urbana-Champaign'deki Illinois Üniversitesi'nde görev yapan araştırmacılar ise atmosferdeki karbondioksit miktarının iki katına çıkması halinde Dünya'daki ısınmanın en fazla 2°C olacağını tahmin etti. Fakat çok sayıda bilim insanı bu görüşe karşı çıkıyor.

Peki, bilgisayar programları iklim değişikliklerini tahmin etme konusunda neden başarısız oluyor? Bunun en önemli sebebi aslında fiziksel problemleri modellemekte kullanılan, hemen hemen tüm bilgisayar programlarında ortak olan bir sorun. Bilgisayar modelleri, çözülmesi istenen sorunu gerçekçi bir şekilde yansıtamıyor. İklimin zamanla değişimi gibi bir konuda gerçekçi bir model yapmak da zaten imkânsız. Dünya'nın iklimini belirleyen her şeyin -atomların ve moleküllerin hareketinin- bir bilgisayar programı ile hesaplanabilmesi mümkün değil. Tahmin yapmak için başlangıç durumu belirlenirken basınç, rüzgâr hızı, okyanus sıcaklığı gibi birkaç parametreden yararlanılıyor. Bu parametreler başlangıç koşullarını ne kadar iyi yansıtırsa yansıtsın, yapılan tahminler program çalıştıkça giderek gerçek durumdan uzaklaşıyor. İklim tahminlerinde kullanılan programların ilk birkaç yıllık dönemde daha iyi tahminlerde bulunması bu sebebe bağlanabilir. Bunun yanında programa girilen başlangıç değerlerinin Dünya'yı gerçekçi bir şekilde yansıttığı da söylenemez. Çünkü rüzgâr hızı, okyanus sıcaklığı gibi pek çok parametre hakkında sağlıklı bilgiler elde edilemiyor. Yeterli miktarda veri olsa bile Dünya'nın büyüklüğü bu verilerin küçük bölgeler için detaylandırılmasını engelliyor. Örneğin Hadley Merkezi'nin yaptığı hesaplarda yeryüzü 150 km uzunluğunda kenarlara sahip hücrelere bölünüyor. Hesapları yapan araştırmacılar gelecekte bilgisayarların kapasiteleri arttığı zaman Dünya'yı 60 km uzunluğunda kenarlara sahip hücreler ile modelleyebilmeyi umut ediyor.

Konu
İklim

paylaş

En Çok Okunan Makaleler

Bilim Genç Kafede Bilim Etkinliği: Uzayı ve Yıldızları Neden Araştırıyoruz?

Duyurular • 29-06-2025

Bilim Genç’e İçerik Hazırlamak İster misiniz?

Duyurular • 12-05-2025

Chandra, Yeni Tip Kozmik Nesneden Gelen Düzenli Sinyaller Tespit Etti

Haberler • 30-05-2025

Lise Öğrencileri İçin 2025 Yılı TÜBİTAK Bilim Kamplarına Katılım Başvuruları Başladı!

Duyurular • 02-01-2025

Pestisit Nedir? Pestisitler Zararlı mıdır?

Haberler • 30-04-2025

Kozmik Gezegen Otopsisi: Yıldızına Yaklaşarak Atmosferine Dalan Gezegen

Gökbilim • 29-04-2025

Gökyüzünde Gezegen Şöleni

Haberler • 25-01-2025

Keçilerin Göz Bebekleri Neden Dikdörtgen Şeklindedir?

Soru - Cevap • 15-02-2025

Astronot Suni Williams Uzay Yürüyüşünde Rekor Kırdı

Haberler • 31-01-2025

Meşhur Matematik Problemi: ‘‘Taşınan Kanepe Problemi’’ Çözüldü

Haberler • 30-01-2025

Bilim Genç Logo
Tekrardan Hoşgeldiniz!

Bilim Genç’in kozmik derinliklerinde yolculuğa başlamak için giriş yapın.

Bir hesabınız yok mu? Üye olun

Sayfayı Paylaş
Twitter'da paylaş telegram'da paylaş Whatsapp'da paylaş facebook'da paylaş
Bağlantıyı kopyala
baylaş