Türk Bilim İnsanlarından Kolon Kanseri Tedavisinde Kullanılabilecek İlaç Projesi
Türk bilim insanları tarafından geliştirilen metal kompleks bileşiğinin kolon kanseri tedavisinde kanser ilacı olarak kullanılmasına yönelik hücre kültürü ve deney hayvanları test aşamaları başarıyla geçildi.
Türk bilim insanları tarafından geliştirilen metal kompleks bileşiğinin kolon kanserinin tedavisinde kanser ilacı olarak kullanılmasına yönelik hücre kültürü ve deney hayvanları test aşamaları başarıyla geçildi. ABD ve Avrupa Birliği patent ofislerinden patenti alınan bileşiğin kanser hastaları ile gerçekleştirilecek testlerinden sonra ilaç olarak üretimine başlanabilir.
Projeyi gerçekleştiren bilim insanlarından biri olan Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Ceyda İçsel ile proje üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.
TÜBİTAK Bilim Genç: Sizi tanıyabilir miyiz?
Dr. Öğr. Üyesi Ceyda İçsel: 1988’de Bursa’da doğdum. 2009’da Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümünden birincilikle mezun oldum. Yüksek lisans ve doktora tez çalışmalarımı Prof. Dr. Veysel Turan Yılmaz’ın danışmanlığında 2013 ve 2016 yıllarında aynı bölümde tamamladım. 2017’den beri Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümünde doktor öğretim üyesi olarak görev yapıyorum.
TÜBİTAK Bilim Genç: Metal Kompleks Bileşiğinden Kanser İlacı Geliştirme projenizden bahsedebilir misiniz?
Dr. Öğr. Üyesi Ceyda İçsel: Metal kompleksleri, merkezdeki bir metal atomunun, ligant olarak adlandırılan organik veya inorganik moleküller ya da iyonlar tarafından çevrelendiği bileşiklerdir. Kanser tedavisinde ilaç olarak kullanılan ilk metal kompleksi sisplatin olarak isimlendirilen bir bileşiktir.
Sisplatin, platin (II) iyonuna bağlı iki amonyak molekülü ve iki klorür iyonunu içeren basit bir bileşiktir. 1980’li yılların başından sonra sisplatin bileşiği bazı kanser tümörlerinin yok edilmesinde başarılı bir şekilde kullanıldı. Bu gelişmeye bağlı olarak bu alanda daha etkili bir ilaç elde edilmesine yönelik bilimsel çalışmalar hızlandı.
Lisansüstü çalışmalarım sırasında kanser hücreleri üzerinde etkili yeni metal komplekslerinin sentezlenmesi konusunda araştırmalar yaptım. Doktora tez çalışmalarım sırasında bursiyer olarak görev yer aldığım TÜBİTAK tarafından desteklenen araştırma projesinde yeni bir seri paladyum (II) ve platin(II) kompleksleri sentezledik.Bu metal komplekslerinin insanlarda yaygın olarak görülen kanser hücre türleri üzerinde denendiğinde, bir paladyum kompleksinin çok düşük dozlarda bile özellikle kolon kanseri hücrelerini öldürdüğünü gözlemledik.
TÜBİTAK Bilim Genç: İlaç geliştirme araştırmalarının aşamalarından bahsedebilir misiniz? Proje ekibinde hangi alanlardan bilim insanları yer alıyor?
Dr.Öğr.Üyesi Ceyda İçsel: İlaç geliştirme araştırmaları disiplinler arası iş birliğini gerektirir. Bunun için ilk olarak ilaç potansiyeli olabilecek yeni moleküllerin tasarımı, sentezi ve yapılarının belirlenmesi gerekir.İlaç etken maddesi olabilecek bileşikleri sentezlemek için öncelikle bu alanda iyi bir altyapıya sahip bir laboratuvarda çalışmak hayli önemli.Bu kapsamda tez danışmanım Prof.Dr.Veysel Turan Yılmaz’ın araştırma laboratuvarının çok donanımlı olması araştırmalarımızın başarılı olmasında önemli paya sahip. Üzerinde çalıştığımız yeni metal kompleksi bileşiklerini laboratuvarımızda başarılı bir şekilde sentezledik ve molekül yapılarını belirledik.
Antikanser özelliğe sahip olduğu belirlenen paladyum kompleks bileşiğinin kimyasal yapısı
Bir sonraki aşamada sentezlediğimiz yeni bileşiklerin insanlarda yaygın olarak görülen kanser hücresi türleri üzerindeki etkisini incelendik. Sentezlediğimiz metal kompleksi bileşikleri arasından kanserli hücreleri etkili bir şekilde yok edebilen bileşikler ise tümör oluşturulmuş fareler üzerinde denendi ve bileşiklerin tümör boyutunu küçültme açısından ne kadar etkili olduğu izlendi. Bu alanda hayli deneyimli bilim insanlarıyla iş birliği yaptık. İstinye Üniversitesi Moleküler Kanser Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Engin Ulukaya ve araştırma grubu hücre kültürü deneylerini gerçekleştirirken, Thessaly Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Kostantinos Dimas sentezlediğimiz bileşikleri fareler üzerinde test etti.
TÜBİTAK Bilim Genç: Proje kapsamında aldığınız patentlerden bahsedebilir misiniz?
Dr. Öğr. Üyesi Ceyda İçsel: Kanser hücreleri ve fareler ile gerçekleştirilen deneylerde elde ettiğimiz başarılı sonuçlar bizleri çok heyecanlandırdı. Sentezlediğimiz metal kompleks bileşiklerinden biri olan paladyum bileşiğinin, günümüzde kolon kanseri tedavisinde ilaç etken maddesi olarak kullanılan okzaliplatin ile kıyaslandığında, farelerdeki tümör boyutunu küçültmede çok daha etkili olduğunu belirledik. Böylece bu yeni bileşiğin kolon kanseri tedavisinde kullanılabilecek bir kanser ilacı potansiyeline sahip olduğu anlaşıldı.
Ülkemiz için çok değerli sayılabilecek bu çalışmayı, ilaç olarak kullanılmaya başlanmasına kadar, patentle koruma altına almaya karar verdik. Elde ettiğimiz sonuçlar ilk olarak Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından İncelemeli Patent (buluş sahibine 20 yıl boyunca koruma sağlayan bir patent türü) olarak 2017’de patentlendi.Daha sonra çalışmamız 2017’de ABD ve 2018’de Avrupa patent ofisleri tarafından tescillendi.
Patentleme süreçleri Uludağ Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi tarafından takip edildi.
TÜBİTAK Bilim Genç: Geliştirdiğiniz paladyum bileşiğinin kanser ilacı olarak üretimine yönelik çalışmalar yürütülüyor mu?
Dr.Öğr.Üyesi Ceyda İçsel: Sentezlediğimiz paladyum bileşiğinin kanser ilacı olarak kullanılabilmesi için kanserli hastalar üzerinde denenmesi (bu süreç faz klinik çalışmaları olarak adlandırılıyor) gerekiyor.Bundan sonraki çalışmalar bu alanda uzman araştırmacılar tarafından gerçekleştirilebilen uzun ve maliyetli bir süreç. Bu nedenle sentezlediğimiz bileşiğin kanser ilacına dönüştürülebilmesi için maddi desteğe ihtiyaç duyuluyor. Bu ancak ülkemizdeki ilaç sektörünün veya devletimizin desteğiyle gerçekleştirilebilir.
TÜBİTAK Bilim Genç: Projenizin yerlilik oranı hakkında bilgi verebilir misiniz?
Dr. Öğr. Üyesi Ceyda İçsel: Projemiz düşünce ve tasarım açısından %100 yerli. Kullandığımız kimyasal maddeler ve cihazların büyük bir kısmı ise yurt dışı kaynaklı. Ancak kanser ilacı olarak kullanılma potansiyeli yüksek olan bu bileşik araştırma grubumuzca sentezlendi ve test edildi, dolayısıyla “yerli bir ilaç” olmaya aday.