Otonom Araç Bir Kazaya Karıştığında Sorumluluk Kimde?
Otonom araç teknolojisinin hızlı gelişimi ulaşımda adeta bir devrim niteliğinde. Ancak akla şu soru geliyor: Her şey gerçekten kontrol altında mı?

Bymuratdeniz/iStockphoto.com
Sürücüye ihtiyaç duymayan ve yollarda kendi kendine ilerleyen otomobillerin videolarını artık sıkça görüyoruz. Ancak akla şu soru geliyor: Her şey gerçekten kontrol altında mı? Bu araçların bir kazaya karışması hâlinde hukuki sorumluluk kime ait olacak? İşte teknolojiyle hukuk arasındaki bu düğüm, küresel çapta çözülmeyi bekliyor.
Trafik Kazalarının Başlıca Nedeni: Sürücü Hataları
Araştırmalar, dünya genelinde trafik kazalarının en büyük sebebinin sürücü hataları olduğunu gösteriyor. Otomotiv firmaları buradan hareketle oyunu değiştirmek istiyor: İnsan faktörünü geri plana iterek sürüş güvenliğini artırmak ve konforu üst seviyeye çıkarmak. Teoride kulağa da çok hoş geliyor: Duyguya kapılmayan, dikkatini dağıtmayan, yorulmayan araçlar…
Peki öyle mi oldu?
Günümüzde ülkemiz de dâhil olmak üzere otonom özelliklere sahip araçlar trafikte. Ancak otonom araçların kazalara karışmaları, Otonom araçların sürüş esnasındaki yaşattığı sıkıntılar bu konularda kimlerin ve neye dayanarak hukuken sorumlu tutulacağı konularını Dünya’nın gündemine taşıdı.
Çünkü günümüzde geçerli kurallar otonom araç uygulamalarına uymuyor.
Kurallar Günümüzde Nasıl işliyor?
Trafik mevzuatına göre kurallar ülkeden ülkeye göre farklılık gösterse de hükümleri her ülke için bağlayıcı durumda. Dünyada günümüzde en geçerli mevzuat 1968 yılında yürürlüğe giren Viyana Karayolu Trafik Sözleşmesi. Bu sözleşme pek çok ülke tarafından uygulanıyor. Sözleşmeye taraf olan her ülke, bir diğer ülkeden gelen aracı tanımak ve sözleşmenin içeriğine tabi olmak zorunda.
Bu sözleşmenin 8. maddesi; “Her araç bir sürücüye sahip olmalıdır. Sürücü aracı her an kontrol edebilecek durumda olmalı ve dikkatini başka bir yöne vermemelidir.” kuralıdır.
Otonom araçlarla ilgili uluslararası düzeydeki hukuki belirsizlik işte tam bu noktada ortaya çıkıyor. Ülkelerin imzaladıkları bu sözleşmeye göre her bir aracın sürücüsü olması ve bu sürücünün de dikkatini araca vermesi gerekiyor. Bu sözleşmenin hâlâ yürürlükte olması, hukuk sisteminde bu konuda yeni tartışmalara yol açıyor. Çünkü otonom araçlarda muhatap olacak sürücü yok; bunun yerine yazılım geliştiriciler, üreticiler ve kullanıcılar gibi birden fazla taraf işin içine giriyor.
Türkiye Cumhuriyeti de 1968 yılında yürürlüğe giren Viyana Karayolu Trafik Sözleşmesi’ne taraf olarak hâlen bu sözleşmeden doğan hükümlere tabi. Bunun yanı sıra Türkiye’de yürürlükte olan Karayolları Trafik Kanunu; 85-86. maddelerinde “araç işletenin kusurdan bağımsız sorumluluğu” hakkındaki kuralı düzenler. Bu sorumluluk türü, “tehlike sorumluluğu” olarak tanımlanır ve bir trafik kazasında sürücü ile (eğer ticari ise) aracı işleten firmayı birlikte sorumlu tutar.
Peki otonom araç sistemleri nasıl değerlendiriliyor?
Otomobil Mühendisleri Derneği’nin (SAE) geliştirdiği ve uluslararası alanda kabul gören sınıflandırmaya göre otonom araç sistemleri sıfırdan beşe kadar farklı seviyelerde değerlendiriliyor.
Seviye 0: Sürücü Kontrollü Sistemler: Tüm sorumluluk ve sürüş tamamen insana aittir. Sistem yalnızca araca dair uyarılar verir.
Seviye 1: Asistan Destekli Sürüş: Sistem aracın hızını ve takip mesafesini (dikey kontrol) ya da yönünü ve konumunu (yatay kontrol) yönetebilir. Ama sürücü her an kontrollü olmalıdır.
Seviye 2: Kısmi Otonom Sürüş: Bu özellik bir aracın bazı sürüş işlevlerini insan müdahalesi olmadan gerçekleştirebildiği ancak tam kontrolün hala sürücüde olduğu sürüş seviyesidir.
Seviye 3: Koşullu Otonom Sürüş: Bu seviyede araç, belirli koşullar altında tüm sürüş görevlerini kendi başına yerine getirebilir ancak sistemin “talep ettiği” anda sürücünün kontrolü devralması gerekir.
Seviye 4: İleri Düzey Otomasyon: Bu seviyede araç “sürücü kontrolü altında ve belirli sınırlamalar dâhilinde” otonom sürüş yapabilir.
Seviye 5: Tam Otomasyon: Araç tüm sürüş görevlerini sürücüsüz kendi başına yerine getirebilir. Hatta sürücünün de araç başında bulunması gerekmez.
Bu son seviye yani “tam otonom sürüş”, günümüzde hâlâ yürürlükteki trafik yasaları arasında yer bulamıyor. 1968 tarihli Viyana Karayolu Trafiği Sözleşmesi, araçlarda insan müdahalesini zorunlu kıldığından “yolcu bile olmadan hareket eden araçlar” henüz mevcut hukuk sistemlerinde tanımlanmış değil. Otonom araçlarla ilgili uluslararası hukuki altyapının oluşturulması ise hâlâ çözülmeyi bekleyen bir konu.
Otonom araç teknolojileri; trafik güvenliği, ulaşım verimliliği ve çevresel sürdürülebilirlik açısından önemli yenilikler getiriyor. Ancak bu sistemler henüz tam anlamıyla insan kontrolü dışında ve hatasız sürüş düzeyine ulaşmış değil. Teknik eksikliklerin yanı sıra anlık çevresel tehlikeler karşısında yaşanan kritik hatalar sistemlerin güvenilirliğini tartışmaya açıyor. Ayrıca sürücülerin bu teknolojilere aşırı güven duyması, aracın sorumluluğunun psikolojik olarak arka plana itilmesi dikkatleri yoldan uzaklaştırarak kazalara sebep olabiliyor. Uçaklardaki otopilot sistemlerinin kara araçlarında “otoşoför” gibi düşünülmesi de kazaların önünü açabiliyor. Tüm bu nedenlerle yalnızca yazılım veya donanım geliştirilmesi değil, kullanıcıların eğitimi ve bu teknolojinin doğru kullanımı da hayati önemde.
Hukuki açıdan bakıldığında otonom araçlarda sorumluluk paylaşımı, sigorta sistemleri ve karar algoritmalarının yasal statüsü henüz küresel düzeyde tam olarak tanımlanmış değil. Özellikle ölümcül kazalarda ürün sorumluluğu ile sürücü hatası arasındaki ayrım hâlâ netleştirilebilmiş değil.
Tüm bu teknik ve hukuki eksiklikler giderildiğinde, otonom araçların kısa sürede yaygınlaşması ve bilim kurgu filmlerindeki gibi günlük hayatın bir parçası hâline gelmesi bekleniyor.
Kaynaklar:
- https://www.otomol.com/otonom-araclarin-seviyeleri-ve-projeleri-hd-95
- https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1378709
- https://hgm.uab.gov.tr/uploads/pages/akilli-ulasim-sistemleri-aus/otonom-araclar-mevcut-durum-analizi-raporu.pdf
- https://waymo.com/waymo-driver/
- https://www.imaginationtech.com/future-of-automotive/when-will-autonomous-cars-be-available/what-are-the-levels-of-autonomy-in-self-driving-cars/
Yazar Hakkında:
Bertuğ Kayhan
TÜBİTAK RUTE