Otomobil Camları Kırıldığında Neden Kenarları Keskin Parçalar Oluşmaz?
Camların dayanıklılığını artırmak ve cam parçalarının tehlike oluşturmasını engellemek için farklı yöntemler uygulanıyor. Güvenli cam olarak isimlendirilen bu malzemelerin üretiminde çoğunlukla iki yöntem tercih ediliyor.
Birinci yöntemde cam levhaları arasına, polimer yapıda bir malzeme olan polivinil bütiralden üretilen ince bir film tabakası yerleştirilir. Bu işlem cam kırılsa bile parçaları bir arada tutarak tehlike oluşturmalarını engeller. Aynı zamanda camın daha zor kırılmasını sağlar.
İkinci yöntemde cam ilk olarak camsı geçiş sıcaklığının üstündeki sıcaklıklara kadar ısıtılır. Camsı geçiş sıcaklığı, atomların düzenli bir kristal yapı oluşturmadığı amorf malzemelerin akışkan halden daha sert ve kırılgan hale geçtiği sıcaklık olarak tanımlanabilir. Isıtılan cam daha sonra hızlı bir şekilde soğutulur. Ancak bu süreçte sıcaklık malzemenin her yerinde aynı değildir. Camın dış kısmının sıcaklığı camsı geçiş sıcaklığının altındayken, camın içinin sıcaklığı camsı geçiş sıcaklığından yüksektir. Bu nedenle camın dış yüzeyinin akışkanlığı iç kısmınınkinden düşüktür.
Daha sonra malzemenin tamamı oda sıcaklığına kadar soğutulur. Bu aşamada iç kısmın sıcaklığındaki değişim dış yüzeyinkinden daha yüksek olduğu için, iç kısım yüzeye göre daha fazla sıkılaşır. Camın iç ve dış kısmındaki parçacıklara etki eden kuvvetler arasındaki fark, cam kırıldığında küçük ve kenarları keskin olmayan parçalar oluşmasına neden olur.