Mars’ın Yüzeyinde Beklenenden On Kat Daha Büyük Manyetik Alan
Bir yıldan uzun süredir Mars’ta görev yapan InSight, bulunduğu bölgede daha önceleri tahmin edilenden on kat daha büyük manyetik alan tespit etti.
Uzay aracının gönderdiği veriler, Mars’ın yüzeyindeki manyetik alanın günlük hatta saniyelik olarak değiştiğini gösteriyor. Araştırma ile ilgili makale Nature Geoscience’ın InSight’a ayrılmış özel sayısında yayımlandı.
Geçmişte Mars’ın yüzeyindeki manyetik alanlar ile ilgili en hassas tahminler, gezegenin etrafında dolanan uyduların topladığı verilere dayanıyor ve sadece 150 kilometre genişliğe sahip bölgelerdeki ortalama manyetik alanlar hakkında fikir veriyordu. Doğrudan gezegenin yüzeyinde yapılan ölçümlerse çok daha küçük bölgelerdeki manyetik alanlar hakkında çok daha hassas sonuçlar veriyor.
InSight’ın topladığı veriler, aracın bulunduğu bölgedeki manyetik alanın daha önceleri tahmin edilenden on kat daha büyük olduğunu ve manyetik alanın kaynağının yakınlarda olduğunu gösteriyor.
Mars’ın milyarlarca yıl önce, Dünya gibi kalıcı bir manyetik alana sahip olduğu biliniyor. Bu manyetik alan, bilinmeyen bir sebeple yok olmadan önce, gezegendeki kayaçların mıknatıslanmasına sebep olmuştu.
Yüzeye yakın genç kayaçlar, gezegenin antik manyetik alanı tarafından mıknatıslanmış olamayacağı için, InSight tarafından tespit edilen manyetik alanın ana kaynağının derinliği birkaç yüz metreyle on kilometre arasında değişen kayaçlar olduğu düşünülüyor.
Güneş rüzgârı (Güneş’ten yayılan elektrik yüklü parçacıklar) beraberinde manyetik alan taşır. Dünya’nın manyetik alanı yeryüzünü güneş rüzgârından koruyan bir kalkan görevi görür. Ancak Mars’ın kalıcı bir manyetik alanı yoktur. Geçmişte uydular aracılığıyla toplanan veriler güneş rüzgârının ne ölçüde yüzeye ulaştığı hakkında net bir fikir vermiyordu. InSight’ın topladığı verilerse yüzeydeki manyetik alanın gece gündüz dönemleri arasında salındığını gösteriyor ve bu salınmalar güneş rüzgârına bağlanıyor.
InSight’ın topladığı veriler, özellikle gece yarısı civarında, manyetik alanda birkaç dakika süren ani değişiklikler olduğunu da gösteriyor. Bu ani değişikliklerin kaynağının da yine güneş rüzgârı olduğu düşünülüyor ancak değişikliklere tam olarak neyin sebep olduğu henüz bilinmiyor.