logo
Menü
Giriş yap Üye ol
  • Anasayfa Anasayfa
Popüler Bilim

Popüler Bilim

Soru - Cevap

Soru - Cevap

Tasarla ve Yap

Tasarla ve Yap

Deneyler

Deneyler

Bilim Genç TV

Bilim Genç TV

Gökbilim

Gökbilim

Yeryüzü

Yeryüzü

Sesli Yayın

Sesli Yayın

Bilim Çizgi

Bilim Çizgi

Periyodik Tablo

Periyodik Tablo

Yeryüzü

Bunu Biliyor muydunuz?

Yarışmalar

Yarışmalar

  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

logo
Arama
Giriş yap
  • Popüler Bilim Popüler Bilim
  • Soru - Cevap Soru - Cevap
  • Tasarla ve Yap Tasarla ve Yap
  • Deneyler Deneyler
  • Bilim Genç TV Bilim Genç TV
  • Yarışmalar Yarışmalar
  • Gökbilim Gökbilim
  • Yeryüzü Yeryüzü
  • Sesli Yayın Sesli Yayın
  • Bilim Çizgi Bilim Çizgi
  • Bunu Biliyor muydunuz? Bunu Biliyor muydunuz?
  • Periyodik Tablo Periyodik Tablo
  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

Kaybedilen Dişler Geri Kazanılabilir mi?

En Uzak Galakside Oksijen Keşfedildi

Güneş’teki Enerjiyi Yeryüzünde Üretmek Mümkün mü?

Yarım Tonluk Uzay Çöpü Kosmos-482 Okyanusa Düştü!

XMM-Newton Uydusu Kozmik Devin Kalp Atışlarını Yakaladı

Satranç Mayıs 2025

Bilim Genç’e İçerik Hazırlamak İster misiniz?


Su Altı Fotoğrafçılığının Kendine Has Özellikleri

Prof. Dr. Alp Can
10/08/2018

Fotoğrafçılık çoğunlukla sanatsal bir etkinlik olarak düşünülse de doğa fotoğrafları aynı zamanda gözlemlerimizin bulunulan coğrafyaya ve zamana göre kayda geçirilmesini sağlayan bir belge niteliği taşır.

Su Altı Fotoğrafçılığının Kendine Has Özellikleri

Su altı fotoğrafçılığında doğa koşullarının uygun olması hayli önemli. Fotoğrafçılık çoğunlukla sanatsal bir etkinlik olarak düşünülse de doğa fotoğrafları aynı zamanda gözlemlerimizin bulunulan coğrafyaya ve zamana göre kayda geçirilmesini sağlayan bir belge niteliği taşır.

Su altı fotoğrafçılığında son yıllarda fotoğrafların sanatsal özellikleri öne çıkıyor. Örneğin sudaki ışık oyunlarının canlılarla etkileşimiyle ortaya çıkan fotoğraflar yarışmalarda sıkça yer alıyor.

Su altı fotoğrafçılığının dört temel bileşeni var. Bunlar odak, pozlama, kompozisyon ve konudur. İyi bir su altı fotoğrafında, fotoğrafın yeterince ilginç bir konusu vardır, odaktaki öge nettir, doğru ışıklandırılmıştır ve fotoğraftaki ögeler doğru yerleştirilmiştir.

Odak

Bir su altı fotoğrafında alan derinliği (basitçe fotoğrafta net görülen bölgenin genişliği olarak tanımlanabilir) ve odaktaki ögenin seçimi hayli önemlidir. Bazı fotoğraflarda alan derinliği dar tutulur. Örneğin sadece canlının gözleri odak alanı içine alınır.

Fotoğraf: Alp Can

Geniş açı fotoğraflarda ise alan derinliği çok geniştir.

 

Fotoğraf: Alp Can

Su altında manuel olarak odaklama yapmak karadaki kadar kolay değildir. Bunun için ek bir parça gerekir. Su altı fotoğrafçılığında genellikle otomatik olarak odaklama yapılır. Ancak SLR fotoğraf makinelerinde odaklanacak alanın büyüklüğü kullanıcı tarafından ayarlanabilir. Bu ayar su altında sıkça kullanılır.

 

Pozlama

Su altında en sık karşılan sorun, ortamın çok aydınlık veya çok karanlık olmasıdır. Örneğin güneşin su altında doğrudan göründüğü durumlarda ışık düzeyi çok yüksektir. Bazen de tamamen karanlık bir mağaranın içinde çekim yapmak gerekebilir. Farklı ışık düzeyleri barındıran ortamlarda su altı fotoğrafı çekilirken yapay aydınlatma kullanmak gerekebilir. Işık düzeyinin değişken olduğu koşullarda diyafram açıklığı, perde hızı (enstantane), ISO ayarı, ışık şiddeti ve beyaz dengesi ayarları değiştirilerek ışık düzeyi ideal değerde tutulur. Bu, doğru pozlama olarak isimlendirilir. Pozlama, fotoğraf makinelerinde fotoğraf filminin ya da ışığı algılayan sensörün üzerine düşen ışık miktarını gösterir.

 

Temel Fotoğrafçılık Teknikleri Su Altında da Geçerli

Perde hızının (enstantane) yüksek olması fotoğrafın karanlık, yavaş olması fotoğrafın aydınlık ve bulanık olmasına yol açar.

Diyafram değerinin yüksek olması fotoğrafın karanlık, düşük olması fotoğrafın aydınlık ve alan derinliğinin dar olmasına yol açar.

ISO değerlerinin (fotoğraf makinelerinde ışığı algılayan sensörlerin ışığa duyarlılık düzeyini gösterir) yüksek olması fotoğrafı oluşturan en küçük görüntü birimi olan piksellerde renk bozulmasına yani fotoğrafın kumlu görünmesine neden olur.

Bu üç değişkenin dengeli bir şekilde ayarlanması fotoğrafçının bilgi ve becerisine bağlıdır.

Su altı fotoğraflarında genellikle 250’nin üzerinde perde hızı kullanılmaz. Geniş açı çekimlerinde genellikle diyafram değeri 8-16 arasında, makro çekimlerde ise 25’in üzerinde kullanılır. Çekilen fotoğraflarda Bokeh etkisi (odaktaki objenin arka planındaki nesnelerin belirsiz ve bulanık olmasıdır) oluşturulmak istendiğinde objektifin özelliğine göre en düşük diyafram değeri kullanılabilir.

Fotoğraf: Alp Can

ISO değerlerinin yüksek olması görüntünün kumlu gibi görünmesine neden olacağı için genellikle en düşük ISO değeri seçilmelidir.

Son yıllarda güçlü flaşlar kullanılarak fotoğrafların karanlık çıkması engellenebiliyor.

 

Kompozisyon

Fotoğrafın en önemli ögelerinden biri kompozisyon, yani fotoğrafın odak noktasındaki ögenin fotoğraf içine nasıl yerleştirildiğidir. Bunun için en yaygın kullanılan yöntem “üçler kuralı”dır. Birbirine eşit uzaklıkta ikişer paralel çizginin fotoğrafı yatay ve dikey olarak üçer bölüme ayırdığını düşünelim. Bu hayali çizgiler dört noktada kesişir.

Fotoğraf: Alp Can

Fotoğrafın odağındaki öge (örneğin balığın gözü) bu kesişim noktalarına yakın olursa fotoğrafın kompozisyonun doğru olduğu söylenebilir. Bu, fotoğrafçılıkta üçler kuralı olarak isimlendirilir. Balıkların gözleri ve ağızları en çok ilgi çeken bölgeleridir. O nedenle bir balık fotoğrafında gözler ya da ağız bu kesişim noktalarından birinde olmalıdır. Ancak odak dışı çekim denemeleri yapmak da güzel sonuçlar verebilir. Bu durumda ya kamera hareket ettirilir ya da konu hareket halindeyken yavaş çekim yapılır.

İkinci kural, yüzen bir balığın fotoğrafını çekerken balığın ön tarafında bir miktar boş alan bırakmaktır. Böylece balığın yüzme hareketinin yeni başladığı ve devam ettiği algısı oluşturulabilir. Balığın arkasında boşluk bırakılırsa fotoğrafçının doğru anı kaçırdığı algısı ortaya çıkar.

 

Fotoğraf: Alp Can

En yaygın yapılan hatalardan biri canlıları yukarıdan aşağıya doğru görüntülemektir. Çünkü yukarıdan bakıldığında deniz tabanı tekdüze görünür. Bu, canlıların fark edilmesini zorlaştırır. Oysa bir cisim aşağıdan yukarı doğru veya aynı düzeyde görüntülenirse çok daha etkileyici bir fotoğraf elde edilir.

 

Fotoğraf: Alp Can

Konu

Belki de karada yaşadığımız için deniz yaşamına ait fotoğraflar ilgimizi çekiyor. Son yıllarda su altı canlı yaşamını sadece su altı fotoğrafçıları ve profesyoneller değil, sıradan insanlar da merak ediyor. Dolayısıyla konu su altı fotoğraflarını ilgi çekici kılan başka bir etken.

Su altı fotoğrafları konusuna göre ikiye ayrılabilir. Birincisi belge niteliğinde olan su altı fotoğraflarıdır. İkinci tür su altı fotoğraflarında ise sanatsal ve estetik özellikler ön plandadır. Belge niteliğindeki su altı fotoğraflarında konu tüm ayrıntılarıyla yalın ve net biçimde görüntülenmelidir. Işık şiddeti uygun şekilde ayarlanmalı, fotoğrafta görünen renkler gerçekteki gibi olmalıdır.

 

Fotoğraf: Alp Can

Sanatsal su altı fotoğraflarında ise ışık, renkler, desenler ve canlının fotoğraflandığı açı fotoğrafı çeken sanatçının tercihlerine göre belirlenir. Sanatsal fotoğraflarda canlının her noktası net görünmeyebilir. Tüm vücudu değil, sadece bir bölümü görüntülenmiş olabilir. Çeşitli aydınlatma yöntemleri kullanılabilir.

 

Fotoğraf: Alp Can

Örneğin canlı arkadan aydınlatılarak silüeti görüntülenebilir.

Fotoğraf, gösterdiği alanın büyüklüğüne göre geniş açı, standart ve makro olarak isimlendirilir. Bu tür fotoğraflar çekilirken farklı lensler ve eklentiler kullanılır.

 

Fotoğraf: Alp Can

Çok küçük bir alanı gösteren fotoğraflar makro fotoğraf olarak isimlendirilir.

 

Fotoğraf: Alp Can

İnsan gözünün görüş açısına yakın büyüklükte bir alanı gösteren fotoğraflar standart açı fotoğraf olarak isimlendirilir.

 

Fotoğraf: Alp Can

Normal görüş açısından daha geniş alanı gösteren fotoğraflar geniş açı fotoğraf olarak isimlendirilir.

 

Son Olarak…

Günlük hayatımızda çoğunlukla aynı yerlerde bulunuyor ve aynı şeyleri yapıyoruz. Su altı fotoğrafçılığı, doğa fotoğrafçılığının diğer alanlarında olduğu gibi, özellikle şehirde yaşayan insanlar için beklenmedik sürprizler sunar ve yeni şeyler keşfetme imkânı sağlar.

 

Yazar Hakkında:
Prof. Dr. Alp Can
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi
www.alpcan.com
@aqua.graphs
@alpcan_photography
Konu
Deniz ve Okyanus Bilimleri

paylaş

En Çok Okunan Makaleler

Lise Öğrencileri İçin 2025 Yılı TÜBİTAK Bilim Kamplarına Katılım Başvuruları Başladı!

Duyurular • 02-01-2025

Bilim Genç’e İçerik Hazırlamak İster misiniz?

Duyurular • 12-05-2025

Pestisit Nedir? Pestisitler Zararlı mıdır?

Haberler • 30-04-2025

Kozmik Gezegen Otopsisi: Yıldızına Yaklaşarak Atmosferine Dalan Gezegen

Gökbilim • 29-04-2025

Bilim Genç Kafede Bilim Etkinliği: “Antarktika Hikâyeleri”

Duyurular • 24-04-2025

Gökyüzünde Gezegen Şöleni

Haberler • 25-01-2025

Keçilerin Göz Bebekleri Neden Dikdörtgen Şeklindedir?

Soru - Cevap • 15-02-2025

Astronot Suni Williams Uzay Yürüyüşünde Rekor Kırdı

Haberler • 31-01-2025

Meşhur Matematik Problemi: ‘‘Taşınan Kanepe Problemi’’ Çözüldü

Haberler • 30-01-2025

Anadolu Parsının En Net Görüntüsü Kaydedildi

Haberler • 07-12-2024

Bilim Genç Logo
Tekrardan Hoşgeldiniz!

Bilim Genç’in kozmik derinliklerinde yolculuğa başlamak için giriş yapın.

Bir hesabınız yok mu? Üye olun

Sayfayı Paylaş
Twitter'da paylaş telegram'da paylaş Whatsapp'da paylaş facebook'da paylaş
Bağlantıyı kopyala
baylaş