logo
Menü
Giriş yap Üye ol
  • Anasayfa Anasayfa
Popüler Bilim

Popüler Bilim

Soru - Cevap

Soru - Cevap

Tasarla ve Yap

Tasarla ve Yap

Deneyler

Deneyler

Bilim Genç TV

Bilim Genç TV

Gökbilim

Gökbilim

Yeryüzü

Yeryüzü

Sesli Yayın

Sesli Yayın

Bilim Çizgi

Bilim Çizgi

Periyodik Tablo

Periyodik Tablo

Yeryüzü

Bunu Biliyor muydunuz?

Yarışmalar

Yarışmalar

  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

logo
Arama
Giriş yap
  • Popüler Bilim Popüler Bilim
  • Soru - Cevap Soru - Cevap
  • Tasarla ve Yap Tasarla ve Yap
  • Deneyler Deneyler
  • Bilim Genç TV Bilim Genç TV
  • Yarışmalar Yarışmalar
  • Gökbilim Gökbilim
  • Yeryüzü Yeryüzü
  • Sesli Yayın Sesli Yayın
  • Bilim Çizgi Bilim Çizgi
  • Bunu Biliyor muydunuz? Bunu Biliyor muydunuz?
  • Periyodik Tablo Periyodik Tablo
  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

Ay’a Gitmek Neden Önemli?

Ayın Şifrebilim Sorusu – Haziran 2025

Ayın Şifrebilim Sorusunun Cevabı – Mayıs 2025

Satranç Haziran 2025

Alerjik Rinit ve Bahar Alerjisi Belirtileri, Tedavi Yolları

Ayın Matematik Sorusu - Haziran 2025

Ayın Matematik Sorusunu Doğru Çözenler – Mayıs 2025


Başkalarının Zihnini Okumak İster miydiniz?

Mine İmren
18/02/2021

Hem kendi bilişsel sürecimizi izleyebilmek hem de başka insanların ne düşündüğünü tahmin etme becerisine sahip olmak başka insanlarla olan ilişkilerimizi düzenlememize ve sosyal ortamımıza uyum sağlayabilmemize yardımcı oluyor.

Başkalarının Zihnini Okumak İster miydiniz?

Bir sınava hazırlandığınızı düşünün. Bu süreçte hangi konuların üzerinde durmanız gerektiğini, nasıl bir çalışma yöntemi izleyeceğinizi (örneğin yazarak mı yoksa sesli şekilde okuyarak mı ders çalışacağınızı) ve hatta ne kadar zamana ihtiyacınız olacağını tahmin ederek bir planlama yapabilirsiniz. Bilişsel düzeyde bu süreçlerin farkında olma durumu “üst biliş” yani “bildiğini bilme” olarak adlandırılıyor. Kendi bilişsel süreçlerimizi izleme ve kontrol etme düzeyimiz, üst biliş kapasitemizi oluşturuyor.

Gelin bir örnek üzerinden açıklamaya çalışalım. 16+27 sayılarını toplamanız gerekiyor. Bu toplama işlemini birler basamağındaki rakamları toplayıp artan sayıyı onlar basamağındaki toplama dâhil ederek mi yaptınız? Yoksa 16 sayısından 3 sayı eksilterek 27’yi 30’a tamamlayıp daha sonra kalan sayıyı 30’a mı eklediniz? Ya da başka bir yöntem mi kullandınız? Bu alternatif çözümlerle ilgili yazılanları okurken matematiksel işlemler sırasında beyninizde meydana gelen bilişsel süreçleri takip edebildiğinizi fark ettiniz mi? Bu işlemin cevabını 43 yerine 41 bulsaydınız, yine bilişsel süreçlerinizi denetleyerek nerede hata yaptığınızı bulabilirdiniz.

Peki bu farkındalık neden önemli? Çünkü ne bildiğimizi bildiğimizde sahip olduğumuz becerilerin, bilişsel kapasitemizin, güçlü ve zayıf yanlarımızın farkına varabiliriz. Bu farkındalık sayesinde karşılaştığımız bir probleme karşı doğru çözüm yöntemleri geliştirebilir, örneğin eğitim hayatımızda nasıl daha başarılı olabileceğimizi keşfedebiliriz. Ayrıca kendimizi ve sosyal ilişkilerimizi de geliştirebiliriz.

Peki, bu yöntemle başkalarının zihnini okuyabilir miyiz?

Başkalarının ne düşündüğünü, sözlerindeki veya davranışlarındaki niyeti anlamak insanlar için her zaman önemli olmuştur. Sosyal bir çevrede varlığını sürdüren insan, önceleri hayatta kalabilmek için diğer insanların mimiklerini, davranışlarını ve bakışlarını doğru analiz etmek ve düşüncelerini tahmin edebilmek zorundaydı. Günümüzde daha çok sosyal çevremize uyum sağlamak ve ilişkilerimizi sürdürmek için bu analizleri doğru şekilde yapmamız gerekiyor. Bunun için doğuştan sahip olduğumuz bir yeteneğimiz var.

Zihin kuramı ile açıklanan bu olgu başkalarının duygu, düşünce ve niyetlerinin farkına varabilmemizi ve bunlar hakkında çıkarım yapabilmemizi sağlıyor. Zihin kuramı ilk olarak 1978 yılında David Primack ve Guy Woodruff tarafından önerildi.

İlerleyen yıllarda Heinz Wimmer ve Josef Perner, çocukların başka insanların ne düşündüğünü tahmin etme becerisini nasıl kazandıklarını araştırmaya başladılar. 1983 yılında gerçekleştirdikleri araştırmada yaşları 3-9 yaş arasında değişen çocuklara çeşitli resimler gösterildi. Bu resimlerde odadaki kişi bir eşyayı bir yere saklıyor, daha sonra o kişi odada değilken başka biri gelip eşyanın yerini değiştiriyordu. Örneğin bir kişi odadaki sepete bir top koyuyor, daha sonra başka bir kişi ise bu topu sepetten alıp odadaki sandığın içine bırakıyordu. Resimler gösterildikten sonra çocuklara ilk kişi odaya tekrar geldiğinde topu nerede arayacağı soruldu. Bu durumda çocuklardan ilk kişinin odaya döndüğünde sepete bakacağını tahmin etmesi beklendi. Bu tahminin doğru şekilde yapılma oranı 3-4 yaşlarında hayli düşüktü. 4 yaşından daha büyük çocukların ise yaştaki artışa bağlı olarak çok daha yüksek oranda doğru tahmin yapılabildiği görüldü. Yani çocukların 4 yaşından sonra başka insanların ne düşündüğünü tahmin etme becerisini kazandığı anlaşıldı.

Zihin kuramı, bir durum karşısında bir arkadaşımızın nasıl düşünüp tepki vereceğini tahmin etmemize yardımcı oluyor. Ayrıca başka insanların ne düşündüğünü tahmin etme becerimiz geliştikçe başkalarının bizden farklı şekilde düşünebileceğinin ve hissedebileceğinin de farkına varabiliyoruz. Tepkilerimizi, davranışlarımızı ve konuşmalarımızı bu öngörülerimize göre düzenlediğimizde ise sosyal ilişkilerimizi daha başarılı bir şekilde devam ettirebiliriz. Böylece bizden farklı görüş ve düşüncelere sahip kişilerle empati yaparak onları daha kolay anlayabiliriz.

İnsanlar sosyal varlıklar. Bu nedenle hem kendi bilişsel sürecimizi izleyebilmek hem de başkalarının bilişsel süreçlerinin bizimkilerden farklı olabileceğinin bilincinde olmak başka insanlarla olan ilişkilerimizi düzenlememize ve sosyal ortamımıza uyum sağlayabilmemize yardımcı oluyor.

Kaynaklar:

  • Astington, J.W. ve Jenkins, J. M., “Theory of Mind Development and Social Understanding”, Cognition and Emotion, Cilt 9, Sayı 23, s. 151–165, 1995. 
  • Frith, C. D., “The Role of Metacognition in Human Social Interactions”, Philosophical Transactions of the Royal Society B: Biological Sciences, Cilt 367, Sayı 1599, s. 2213-2223, 2012.

Yazar Hakkında:

Mine İmren
Ahi Evran Üniversitesi Psikoloji Bölümü Araştırma Görevlisi

 

Konu
Sinirbilim

paylaş

En Çok Okunan Makaleler

Chandra, Yeni Tip Kozmik Nesneden Gelen Düzenli Sinyaller Tespit Etti

Haberler • 30-05-2025

Lise Öğrencileri İçin 2025 Yılı TÜBİTAK Bilim Kamplarına Katılım Başvuruları Başladı!

Duyurular • 02-01-2025

Bilim Genç’e İçerik Hazırlamak İster misiniz?

Duyurular • 12-05-2025

Pestisit Nedir? Pestisitler Zararlı mıdır?

Haberler • 30-04-2025

Kozmik Gezegen Otopsisi: Yıldızına Yaklaşarak Atmosferine Dalan Gezegen

Gökbilim • 29-04-2025

Bilim Genç Kafede Bilim Etkinliği: “Antarktika Hikâyeleri”

Duyurular • 24-04-2025

Gökyüzünde Gezegen Şöleni

Haberler • 25-01-2025

Keçilerin Göz Bebekleri Neden Dikdörtgen Şeklindedir?

Soru - Cevap • 15-02-2025

Astronot Suni Williams Uzay Yürüyüşünde Rekor Kırdı

Haberler • 31-01-2025

Meşhur Matematik Problemi: ‘‘Taşınan Kanepe Problemi’’ Çözüldü

Haberler • 30-01-2025

Bilim Genç Logo
Tekrardan Hoşgeldiniz!

Bilim Genç’in kozmik derinliklerinde yolculuğa başlamak için giriş yapın.

Bir hesabınız yok mu? Üye olun

Sayfayı Paylaş
Twitter'da paylaş telegram'da paylaş Whatsapp'da paylaş facebook'da paylaş
Bağlantıyı kopyala
baylaş