"Hatalıysam Babam Kızar!"
Araçların arkasına yazılan “Hatalıysam ara” ifadesi artık tarih oluyor. Araçların OBD (On-board Diagnostic) portuna takılan cihazlarla sürücünün takip edilmesi son yıllarda yaygınlaşmaya başladı.
Bakım ve tamir esnasında araçların teknik incelemelerinin yapılabilmesi için geliştirilmiş olan ve birçok araçta standart hale gelen OBD artık farklı amaçlar için kullanılıyor. OBD portuna takılan küçük bir aparat sayesinde araçtaki veriler anlık olarak takip edilebiliyor. Küresel Konum Belirleme Sistemi (GPS) ve yönlendirme sistemleriyle de bağlantılı olarak çalışan bu aparatlar, özellikle sürücünün aracı sürüş şeklini analiz etmek ve acil durumlarda yetkilileri haberdar etmek için kullanılıyor. Örneğin bir taşıma firması bu tür bir aparat ile filosundaki sürücülere dönemeçlere doğru hızda girmeleri, ani fren yapmaları gibi değişkenlere bakarak puanlar veriyor. Daha yüksek puan almak isteyen sürücüler çok daha dikkatli araç kullanıyor. Bu sayede hem kaza oranları düşüyor hem de yakıt tasarrufu sağlanmış oluyor.
Hum adı verilen OBD aparatının işlevi ise biraz daha farklı. Bir OBD okuyucu, bir hoparlör ve bir mobil uygulamadan oluşan sistem acil durum yardımı, çalıntı araç tespiti, yol yardımı gibi standart hizmetlerin yanı sıra ailelerin çocuklarının araç sürüş şeklini takip etmelerini sağlıyor. Sistem sayesinde araçlara çeşitli sınırlar çizilebiliyor. Aracın belirlenen bölgenin dışına çıkması durumunda anında aileye haber veriliyor. Üstelik farklı gün ve saatler için farklı sınırlar çizilebiliyor. Bu durumda okula gidip geleceğini söyleyen genç, farklı bir yere giderse aileler hemen haberdar ediliyor. Benzer şekilde hız uyarıları ve sürüş geçmişi gibi bilgiler de ailelerle paylaşılıyor.
Ülkemizde kabul görüp görmeyeceği şüpheli olsa da, sistemin, araç takip sistemlerine çok fazla para ödemek istemeyen küçük ve orta ölçekli firmaların işini kolaylaştıracağını söyleyebiliriz. Gelecekte, gelişmiş yazılımların da yardımıyla sürücünün trafikte yaptığı hataları kayıt altına alan ve yetkili kişilere bildiren bir sistemin ortaya çıkacağını tahmin etmek güç olmasa gerek. Eğer daha az insan hayatını kaybedecekse neden olmasın?