Sera Gazı Salımının Azaltılmasına Yönelik Taahhütler Yeterince Adil mi?
21. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nın en önemli amaçlarından biri küresel iklim değişiklikleri konusunda uluslararası bir uzlaşıya varabilmek.
Aralık ayının ilk haftasında gerçekleştirilmesi planlanan 21. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nın en önemli amaçlarından biri küresel iklim değişiklikleri konusunda uluslararası bir uzlaşıya varabilmek. Bu amaçla üye ülkelerden sera gazı salımlarının azaltılmasına yönelik alınacak taahhütler sayesinde Dünya’nın ortalama sıcaklığındaki artışın 2oC’de tutulabileceği düşünülüyor.
Environmental Research Letters dergisinde yayımlanan araştırma, sera gazı salımında en büyük paya sahip ülkeler tarafından sıcaklık artış hedefinin tutturulabilmesi için emisyonların azaltılmasına yönelik verilen taahhütlerin, diğer ülkelerin nüfus ve emisyon oranlarıyla kıyaslandığında adil bir paylaşım sağlamayacağını gösteriyor.
Sera gazı salımında en büyük paya sahip ülkelerden ABD, emisyonları 2025’e kadar %28, 2050’e kadar %83 oranında, AB ülkeleri ise 2030’a kadar %40, 2050’ye kadar %80 oranında azaltmayı hedefliyor. Bu konuda kesin bir taahhütte bulunmayan Çin’in sera gazı emisyonlarının 2020-2030 yılları arasında en yüksek seviyeye ulaşacağı tahmin ediliyor.
Norveç’teki Uluslararası İklim ve Çevre Araştırmaları Merkezi, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ve Exeter Üniversitesi’nden araştırmacılar sera gazı emisyonlarını ülkelerin nüfuslarına ve şu anki emisyon oranlarına göre değerlendirdi. Araştırmada ABD’nin, AB ülkelerinin ve Çin’in taahhütlerinin yetersiz olduğu belirlendi. Sonuçlar ABD, AB ülkeleri ve Çin'in taahütlerini yerine getirseler dahi küresel ortalama sıcaklıktaki 2oC’lik hedefin tutturulabilmesi için, 2030 yılında diğer ülkelerin kişi başına düşen emisyon miktarlarının bu üç ülkenin kişi başına düşen emisyon miktarlarından 7-14 kat daha az olması gerektiğini gösteriyor.
Yapılan hesaplamalar Dünya’nın küresel ortalama sıcaklığındaki artışı en fazla 2oC’de tutabilmek için Sanayi Devrimi’nden bu yana atmosfere salınan karbondioksit miktarının 3,7 trilyon tonu aşmaması gerektiğini gösteriyor. Ancak şimdiden bu değerin yaklaşık %75’ine ulaşılmış durumda.