Uranüs’ün Keşfedilmemiş Başka Uyduları Olabilir

NASA/Erich Karkoschka (University of Arizona)

İki araştırma grubu, 1977 yılındaki gözlemleri sırasında Uranüs’ün ötesinde yeni bir gezegene dair keşif yapabilmeyi umut ediyordu. Ancak şaşırtıcı başka bir sonuçla karşılaştılar: Uranüs, Satürn gibi Güneş Sistemi’ndeki halkaya sahip gezenlerden biriydi. Voyager 2 uzay aracının 1986 yılında Uranüs’ün yakınlarından geçerken elde ettiği veriler bilim insanlarına Uranüs’ün halkaları ve uyduları hakkında önemli bilgiler sağladı. Uranüs’ün şu an bilinen 13 halkası ve 27 uydusu var.

Aradan 30 yıl geçmesine rağmen bilim insanları Voyager 2 uzay aracından elde edilen verilere dayanarak yeni keşifler yapmaya devam ediyor. Ekim ayında arXiv açık kaynağında yayınlanan araştırmada bu verileri değerlendiren bilim insanları, Uranüs’ün iki uydusu daha olabileceğine dair kanıtlar elde etti. Araştırmacıların bu öngörülerinin sebebi Uranüs’ü çevreleyen en parlak halkalardan biri olan alfa halkasındaki parçacıkların dağılımında düzenli aralıklarla ortaya çıkan değişiklik. Benzer bir durumla beta halkasında da karşılaşıldı.

Uydular kütleçekim etkileri nedeniyle halkalarının şeklini belirgin biçimde etkileyebiliyor. Dolayısıyla alfa ve beta halkalarındaki parçacıkların dağılımında gözlenen değişimin, Uranüs’ün bu iki halkasının yakınlarındaki uydulardan kaynaklanabileceği düşünülüyor. Araştırmacılar uyduların çapının 4-14 kilometre arasında olabileceğini öngörüyor. Voyager 2 tarafından elde edilen görüntülerin çözünürlüğü bu boyuttaki gökcisimlerinin tespit edilmesi için yeterli değildi. Gelecekte teleskoplar ya da uzay araçları tarafından elde edilecek görüntüler, Uranüs’ün bugün bilinenlerden başka uyduları olup olmadığının doğrudan gözlemler yoluyla doğrulanmasına yardımcı olabilir.

2016 yılının Ocak ayında da Güneş Sistemi’nde dokuzuncu gezegenin varlığına dair kuramsal kanıtlar elde edilmişti. Yani yapılan her yeni keşif Güneş Sistemi’nin bildiğimizden çok daha kalabalık olduğunu gösteriyor.