logo
Menü
Giriş yap Üye ol
  • Anasayfa Anasayfa
Popüler Bilim

Popüler Bilim

Soru - Cevap

Soru - Cevap

Tasarla ve Yap

Tasarla ve Yap

Deneyler

Deneyler

Bilim Genç TV

Bilim Genç TV

Gökbilim

Gökbilim

Yeryüzü

Yeryüzü

Sesli Yayın

Sesli Yayın

Bilim Çizgi

Bilim Çizgi

Periyodik Tablo

Periyodik Tablo

Yeryüzü

Bunu Biliyor muydunuz?

Yarışmalar

Yarışmalar

  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

logo
Arama
Giriş yap
  • Popüler Bilim Popüler Bilim
  • Soru - Cevap Soru - Cevap
  • Tasarla ve Yap Tasarla ve Yap
  • Deneyler Deneyler
  • Bilim Genç TV Bilim Genç TV
  • Yarışmalar Yarışmalar
  • Gökbilim Gökbilim
  • Yeryüzü Yeryüzü
  • Sesli Yayın Sesli Yayın
  • Bilim Çizgi Bilim Çizgi
  • Bunu Biliyor muydunuz? Bunu Biliyor muydunuz?
  • Periyodik Tablo Periyodik Tablo
  • Popüler Bilim Bilim Genç' i Tanıyın
    • - Bilim Genç Hakkında
    • - Ekibimiz
    • - İçerik Kullanım Şartları
    • - İletişim
  • Bilim Genç TÜBİTAK’ın dijital ortamda ücretsiz popüler bilim yayınıdır.

Satranç Mayıs 2025

Bilim Genç’e İçerik Hazırlamak İster misiniz?

WASP-127b'nin Atmosferinde Ses Hızını Aşan Rüzgârlar

Uzay Çöpü Kosmos-482’nin Dünya’ya Düşmesi Bekleniyor!

Metodik Şüphe Nedir?

K2-18b Ötegezegeninde Yaşam İzine mi Rastlandı?

Ayın Matematik Sorusu - Mayıs 2025


2023 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü mRNA Aşılarının Yolunu Açan Bilim İnsanlarına Verildi

Dr. Mahir E. Ocak
03/10/2023

Nobel Fizyoloji ya da Tıp Ödülü’nün 2023 yılı sahipleri Katalin Karikó ve Drew Weissman oldu. Karolinska Enstitüsünden yapılan açıklamada, araştırmacıların COVID-19’a karşı etkili mRNA aşılarının geliştirilmesine imkân veren çalışmaları nedeniyle ödüle layık görüldükleri belirtildi.

2023 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü mRNA Aşılarının Yolunu Açan Bilim İnsanlarına Verildi

Artur Plawgo/iStock

Aşılar

Aşıların temel işlevi bağışıklık tepkisi oluşturmaktır. Böylece bağışıklık sistemi patojeni tanımaya başlar. İleri bir tarihte vücut yeniden aynı patojenle karşılaştığında bağışıklık sistemi hızla tepki vererek hastalığın ilerlemesinin önüne geçer.

Uzun zamandır aşı geliştirmek için kullanılan yöntemlerden biri, öldürülmüş ya da zayıflatılmış virüslere dayalıdır. Bu “tam virüs” aşılarında ölü ya da zayıflatılmış patojenler vücuda enjekte edilir. Böylece bağışıklık sisteminin patojeni tanıması sağlanır. Bu tür aşıların kullanıldığı hastalıklar arasında çocuk felci, kızamık ve sarı humma vardır.

Moleküler biyolojide yaşanan gelişmelerden sonra virüs parçalarına dayalı aşılar da geliştirilmeye başlandı. Bu yöntemde virüsün genetik kodunun bir kısmı, genellikle de virüsün yüzeyinde bulunan proteinleri kodlayan genetik kodlar kullanılarak üretilen proteinler, bağışıklık sistemi tepkisi oluşturmak için kullanılır. Bu protein bazlı aşıların kullanıldığı virüslerden bazıları hepatit B ve papilloma virüsüdür.

Aşı üretmenin bir diğer yolu, patojenin genetik kodunun bir kısmını “vektör” olarak adlandırılan zararsız bir taşıyıcı virüse aktarmaktır. Vücuda enjekte edilen vektörler viral proteinlerin üretimini tetikler ve böylece bağışık sistemi uyarılır.

Hem tam virüs hem protein hem de vektör bazlı aşıların zayıf taraflarından biri, büyük ölçekte hücre kültürlerine ihtiyaç duyulmasıdır. Bu durum aşı geliştirme sürecini yavaşlatır.

mRNA Aşıları

Mesajcı RNA (mRNA) molekülleri protein üretimine aracılık eder. DNA’larda kodlanmış bilgiler önce mRNA moleküllerine aktarılır. Bu mRNA molekülleri de protein üretiminde “kalıp” görevi görür.

mrna aşısı

Bymuratdeniz/iStock

1980’lerde mRNA moleküllerini hücre kültürlerine ihtiyaç duymadan üretmek için, in vitro transkripsiyon olarak adlandırılan, verimli yöntemler geliştirildi. Bu yöntemlerin potansiyel uygulama alanlarından biri de yeni aşılar geliştirilmesiydi. Ancak bu hedefe ulaşmanın önünde çeşitli engeller vardı. Birincisi, in vitro transkripsiyonla üretilen mRNA’lar kararsızdı. Bu durum mRNA’ları vücuda aktarmak için karmaşık taşıyıcı sistemler kullanılmasını gerektiriyordu. İkincisi, cansız ortamda üretilen bu mRNA’lar vücutta yangıya sebep oluyordu. Katalin Karikó ve Drew Weissman’nın yaptığı çalışmalar bu sorunların aşılmasını sağladı ve mRNA aşılarının geliştirilmesinin yolunu açtı.

Karikó ve Weissman, 2005 yılında yayımladıkları bir makalede, mRNA’daki bazlarda kimyasal değişimler yapılması durumunda vücutta yangı oluşmadığını keşfettiklerini açıkladılar. Araştırmacıların takip eden yıllarda yaptığı çalışmalar ise kimyası değiştirilmiş mRNA’ların protein üretimini artırdığını gösterdi. Böylece mRNA aşılarının geliştirilmesinin önündeki engeller aşıldı.

mRNA teknolojisi kullanılarak aşı geliştirme çalışmaları 2010’lardan sonra ivme kazandı. 2020’nin başlarında ortaya çıkan COVID-19 salgınından sonra Pfizer-BioNTech ve Moderna tarafından rekor hızla geliştirilen aşılarda da mRNA teknolojisi kullanıldı. %95 civarı koruyucu etkiye sahip bu aşılar milyonlarca insanın hayatını kurtardı.

Kaynak:

  • https://www.nobelprize.org/prizes/medicine/2023/press-release/
Konu
Nobel Ödülü
Fizyoloji veya Tıp
m-RNA Aşısı

paylaş

En Çok Okunan Makaleler

Bilim Genç’e İçerik Hazırlamak İster misiniz?

Duyurular • 12-05-2025

Lise Öğrencileri İçin 2025 Yılı TÜBİTAK Bilim Kamplarına Katılım Başvuruları Başladı!

Duyurular • 02-01-2025

Pestisit Nedir? Pestisitler Zararlı mıdır?

Haberler • 30-04-2025

Kozmik Gezegen Otopsisi: Yıldızına Yaklaşarak Atmosferine Dalan Gezegen

Gökbilim • 29-04-2025

Bilim Genç Kafede Bilim Etkinliği: “Antarktika Hikâyeleri”

Duyurular • 24-04-2025

Gökyüzünde Gezegen Şöleni

Haberler • 25-01-2025

Keçilerin Göz Bebekleri Neden Dikdörtgen Şeklindedir?

Soru - Cevap • 15-02-2025

Astronot Suni Williams Uzay Yürüyüşünde Rekor Kırdı

Haberler • 31-01-2025

Meşhur Matematik Problemi: ‘‘Taşınan Kanepe Problemi’’ Çözüldü

Haberler • 30-01-2025

Anadolu Parsının En Net Görüntüsü Kaydedildi

Haberler • 07-12-2024

Bilim Genç Logo
Tekrardan Hoşgeldiniz!

Bilim Genç’in kozmik derinliklerinde yolculuğa başlamak için giriş yapın.

Bir hesabınız yok mu? Üye olun

Sayfayı Paylaş
Twitter'da paylaş telegram'da paylaş Whatsapp'da paylaş facebook'da paylaş
Bağlantıyı kopyala
baylaş