Radyoaktif Elementlerin Cevherleri Tehlikeli mi?
Nükleer reaktörlerde yakıt olarak kullanılan radyoaktif elementler, örneğin uranyum, toryum ve bunların parçalanma ürünleri yerkabuğunda doğal olarak bulunur.
Yeryüzünde altından 500 kat daha yaygın olan uranyum pek çok kayacın ve toprağın yapısında düşük miktarlarda da olsa vardır. Uranyumun doğal olarak bulunan izotoplarından uranyum-235’te zincirleme çekirdek tepkimelerin başlaması için gerekli enerji düşük olduğu için, uranyum-235 nükleer reaktörlerde yakıt olarak kullanılır. Yeryüzünde doğal olarak bulunan uranyumun yaklaşık %0,7’si uranyum-235’ten oluşur. Radyoaktif elementlerin yeraltından çıkarılmasının ekonomik açıdan elverişli olması için cevherlerdeki oranlarının yüksek olması gerekir.
Yerkabuğunda bulunan uranyum ve toryum, yüksek oranda radyoaktif elementler olmasalar da, milyonlarca yıl içinde doğal yollarla radyoaktif olarak parçalanarak radyum ve radon gibi radyoaktivitesi daha yüksek elementleri oluşturur. Bir soygaz olan radon normal koşullarda gaz halinde bulunur ve yüksek enerjili alfa parçacıkları yayarak parçalanır.
Cevherlerin, radyoaktif elementlerin oranı düşük olduğu için, radyasyon etkisi açısından tehlikeli olmadıkları söylenebilir. Ancak örneğin uranyum madenlerinde cevherlerden salınan radon gazının ve uranyumun yeraltından çıkarılması sırasında ortaya çıkan uranyum parçacıklarının solunması sağlık açısından zararlıdır, DNA hasarlarına ve kansere (özellikle akciğer kanserine) yol açabilir.